Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sus söyleme! Bir şey söyleme artık. Sus söyleme! Her şey gereksiz artık. Bana düşen dönüp de gitmek. Sonunda elimde kalan; Bir avuç hüzün ve keder. Yeter! yeter söyleme artık! Kelimeler kanatır yarayı. Gözlerin anlatıyor; "Mutlu aşk yoktur.."
Zülfü Livaneli
Zülfü Livaneli
Aşk, sevgiliyi kimseler görmeden bir sır gibi içinde yaşatarak ona kaçamak bakışlarla bakmaktı. Aşk, Şems'in dizinde yatışımdı. öptüğüm elini, dudaklarım olarak bana geri dönen avuç içini, tekrar tekrar öpmekti.
Reklam
Ben o vefasıza aldanmadım, Bir avuç mutluluk için yalvarmadım...
Yedi Güzel Adam
Yüreğimin zarif acısı . . . Şimdi bu şehir, adının incesiyle gülümsüyor kuşlara Basıp geçtiğin yollar, dokunduğun duvarlar… Her yer şarkı söylüyor. Kimyası değişiyor gökteki yıldızların. Parlıyor aklımdaki kuyruklu uçurtmalar. Şimdi her evin gölgesinde bir avuç su kalbim. Yüzünü yıkıyor göçüp gitmiş babalar. Ağzını uzatıp yudumluyor, terlemiş şen çocuklar. İyi ki geldin bak! Şimdi bu şehir çocuk, bu şehir baba, bu şehir aşk…
Cahit Zarifoğlu
Cahit Zarifoğlu
Ah, ancak bir avuç insan zevke erer mutluluktan, Çürüyüp birden yok olur o geçirilince ele.
Gurbet Şiiri
-1- Bir kuş tanıyordum ki, baharda, Salkımlar açan bahçemin üstünde uçar da Akşamların ürperdiği bir sesle öterdi. Besbelli, bu iklime yabancı, Nerden koparak geldiği meçhül, Endâmı uzun, tüyleri parlak, sesi vahşi Bir kuş. Akşamla yatan köyde sadâlar durulunca, Mehtaba yakın, gölgeli bir nokta bulunca, Hicranla kısılmış, heyecanlarla
Sayfa 14 - Akdeniz KitabeviKitabı okudu
Reklam
Kimse acınızı duymuyordur! Her şey bir incinme yumağına dönmüştür. Sokaklar yalnızlığınızın ıslığı olur. Bir avuç mahallelerde bir şarkı boyu gider gelirsiniz. Sonsuzluğun elifi başlamıştır. Sizi insan içinden çekip alan aşk, götürüp insan içine katmaktadır yine. Okuduğunuz her şiir, her hikâye içinizdeki nar ocağına düşer. Bütün kitaplar sizi söylemektedir. Yeni bir büyümedir bu, acının bile yaşama gücüne, dünya bağışına dönüştüğü.
Kimi bir avuç toprakta kâinatı görür, kimi kâinata bakar da bir avuç toprak...
Kaf dağı
Dünyanın bütün şiirleri sizi söyler, bütün şarkıları size söylenmiştir. Çocuk kalbiniz gövdenizde çiçek açmaya baş- lamıştır. İçinizde binlerce karınca dünyayı size, sizi dünyaya taşıyıp durmaktadır. Baktığınız her şey büyülü aynanızdır. Sesiniz billur gibi açar ağzınızda. Parmaklarınız saçlarınız- dan değil gökyüzünden taşar. Bütün sesler bir uzaklık hevesi, bir arzu atlasıdır. Bütün masallar siz olursunuz. Kafdağı her gün gidip geldiğiniz bir murat yoludur. Leyla sizden ayrılır, Mecnun'a çöller kurarsınız. Evler her gün biraz daha küçü- lür. Bütün kızlar o küçük odalarda güzelleşir. Pencereler siz baktıkça kapanır. Kimse acınızı duymuyordur! Her şey bir incinme yumağına dönmüştür. Sokaklar yalnızlığınızın ıslı- ğı olur. Bir avuç mahallelerde bir şarkı boyu gider gelirsiniz. Sonsuzluğun elifi başlamıştır. Sizi insan içinden çekip alan aşk, götürüp insan içine katmaktadır yine. Okuduğunuz her şiir, her hikâye içinizdeki nar ocağına düşer. Bütün kitaplar sizi söylemektedir. Yeni bir büyümedir bu, acının bile yaşama gücüne, dünya bağışına dönüştüğü.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.